Yirmi yıllık AK Parti iktidarı şöyle bir manzara ortaya çıkardı; AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, diplomatik ataklarla, yerli ve milli silah, otomobil ve uçak hamleleriyle hem iktidarı sürdürmeye hem de Türkiye’yi daha ileriye taşımaya çabalarken, AK Parti Teşkilatları ve milletvekilleri de paçasından yakalamış adeta aşağıya çekmek için birbirleriyle yarışıyorlar.
Böyle paradoks bir durum, Türk Siyasi yaşamında ne görüldü ne de duyuldu. Bugüne kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halk nezdindeki kredisinden mirasyedi şımarık çocuklar gibi olabildiğince çok yararlanan ve hala bu kredinin de bir sonu olabileceğini hesaba katmadan savurganlık yapan AK Parti teşkilatları ve milletvekilleri bu kafayı sürdürdükleri takdirde, 2023 seçimlerinde ortaya bir topal ördek çıkaracak gibi görünüyor. Yani Cumhurbaşkanının AK Parti’den, meclis çoğunluğunun ise millet ittffakından oluştuğu bir durum ortaya çıkabilir.
Bolu’da böyle bir durumun ortaya çıkabileceğine dair güçlü emareleri her geçen gün görüyoruz. Sözlerinden ve samimiyetlerinden şüphe duyduğumuz milletvekilleri, bütün muhalefetini Tanju Özcan’ın yapacağı siyasi hatalara bağlamış ve politika üretmekten aciz bir il teşkilatı, milleti temsil ettiklerini unutan ve milletin faydasına bile olsa muhalefetin verdiği önerileri reddetmeye kurgulanmış İl Genel Meclisi ve Belediye Meclis Üyeleri, Cumhurbaşkanının topladığı puanları eritmek için adeta birbirleriyle yarışıyorlar. Bolu Belediye Meclisi’nde daha önce azınlıkta olmalarına rağmen Bolu Belediyesi’nin bazı köylere yardımda bulunma önerilerine çekimser oy kullanan AK Partli Belediye Meclis Üyeleri ve Bolu İl Genel Meclisi’nde muhalefetin Yuvaköy’deki zehirlenme olayı ile ilgili araştırma önerisini ve köylerin su depolarının Bolu Belediyesi tarafından yenilenmesi önerisini reddeden AK Partili İl Genel Meclis Üyeleri, maksadın halka hizmet olduğunu unutmuş görünüyorlar.
Tipik şark siyaset anlayışıyla muhalefete prim kazandırmamak için muhalefetten gelen yapıcı önerileri reddetmek maalesef siyasi yaşamımızın müzmin bir hastalığıdır. Dönemler değişiyor, partiler değişiyor ama hastalık değişmiyor. Liderinin kredisiyle ayakta kalan AK Parti, bu şekilde kendi kendisiyle savaşarak kendisini tüketiyor.
Mutlu Bilge
02.08.2022 / BOLU