2023 Cumhurbaşkanlığı ve Parlamento seçimleri yaklaştıkça Hükümet de elindeki kozları bir bir sahaya sürmeye başladı. Epey bir zamandan beri unuttuğumuz başörtüsü meselesi, Alevi vatandaşlarımıza yönelik Cemevi ve buralarda görev yapanlara kadro verilmesi, TOKİ konutları, esnafa kredi, öğrencilere yılda iki defa yol parası vesaire...
Başörtüsü meselesi için yasa teklifinin, bir seçim öncesinde gündeme getirilmesi, akıllara neden bunca zamandan beri getirilmediği sorusunu getiriyor. Meselelerin çözüm tekliflerinin seçim dönemlerine denk getirilmesi, ucuz bir siyaset anlayışından öteye gidemez. Keza Cemevleri ve kadro verilmesi konusunu da bu bağlamda ele alabiliriz. “Biz sizin işi hallediyoruz siz de bize oy verin.” tarzı bir girişim.
Ekonomideki kötü gidişatı, her ne kadar hükümet aksini iddia etse de, mevcut iktisat politikalarıyla tersine döndürmek mümkün görünmüyor. Enflasyona karşı enflasyonu körükleyecek uygulamalarla durdurmak mümkün görünmüyor. Seçim dönemlerinde piyasaya para pompalamak kısa vadede genişleyici etkisiyle vatandaşlar için yararlı gibi görünse de uzun vadede daha derin bir krizi besleyebilir.
Alındığı söylenen onca tedbire rağmen hala fiyat istikrarının sağlanamaması, akaryakıt fiyatlarının artış seyri, kur korumalı mevduat denilen yöntemle döviz kurlarının adeta düşmemesinin garanti edildiği görünümü ve her durumda oluşan zararın vatandaşlardan finanse edilmesi, seçimler öncesinde üstü örtülmeye çalışılan konulardır.
Hükümet, seçimler öncesinde indirgemeci bir yaklaşımla bütün meseleyi ekonomiye ve inançlar konusundaki özgürlük alanlarına indirgeyerek asıl meseleyi kaçırıyor. Liyakatsiz ve torpilli bürokratlar ve bunların sebep oldukları hak ihlalleri, mücahit olarak yola çıkan ve müteahhite dönüşen teşkilat mensupları, halktan kopuk teşkilatlar vatandaşların diğer meseleler çözülse bile sırf bu nedenlerden dolayı tercihlerini sorgumaya yönelten başlıca konulardır.
Bu konular çözülmeden yani demokrasinin ve hukuk devleti ilkelerinin egemen olduğu, torpil ve adam kayırmacılığın olmadığı, liyakate dayalı bir sistem kurulmadan seçimler kazanılsa ne yazar kazanılmasa ne. Bir kısır döngü içerisinde sürekli başa döner müflis tüccar gibi eski defterleri karıştırırız.
Mutlu Bilge
11.10.2022 / İSTANBUL
