CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 12 Eylül Darbesi’nin yıl dönümünde şöyle saçmalamış, "İktidarını 12 Eylül’e borçlu olanlar darbelerle hesaplaşamaz. Darbe girişimlerini “Allah’ın lütfu” olarak görenler, Gazi Meclisimiz’e düşmanlıkta darbecilerden geri kalmayanlar demokrasimizi yüceltemez. İlk seçimde, 12 Eylül ruhunu da tarihin tozlu raflarına kaldıracağız.”

Bu sözleri CHP adına söylemek için bir adamın artık ar damarının çatlaması, utanma, sıkılma duygusunun kalmaması gerekir. Türk Siyasi Hayatı’nı bilmeyenler kendisi de kaset darbesi sonucunda Genel Başkan olan Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu parlak sözlerine kanabilirler. Ancak bilenler bu palavraları yutmaz. Yutmadıkları gibi bilmeyenleri aydınlatma gibi bir sorumlulukları da vardır. Bunu yaparlarsa topluma karşı görevlerini yerine getirmiş olurlar.

Tek Parti döneminin açık oy gizli tasnif sistemime göre yapılan seçimlerinin ardından iktidara gelişlerini saymazsak, CHP’nin demokratik usullere göre yapılan bir seçimde iktidara gelemediğini söylemek yanlış olmaz. 27 Mayıs 1960 Darbesi’nin ardından Demokrat Parti’nin devrilmesiyle birlikte İsmet İnönü başkanlığındaki koalisyon hükümetleri, 12 Mart Muhtırası’nın ardından Ecevit Hükümetleri, Güneş Motel Olayı sonucunda kurulan Ecevit Hükümeti CHP’nin iktidar olabildiği dönemlerdir. 

Kılıçdaroğlu’nun bahsettiği 12 Eylül 1980 Darbesi’yle AK Parti’nin iktidara geldiği 2002 yılı arasında tam tamına 22 yıl var. Bu 22 yılda Anavatan Partisi Hükümetleri, Refah-Yol Hükümeti, Anasol- D ve Anasol- M Hükümetleri var. Geçen süre içerisinde Türkiye çok çalkantılı bir dönem geçirmiş, 28 Şubat Postmodern Darbesi’nin ardından CHP’nin türevi Demokratik Sol Parti’nin içinde bulunduğu hükümetler kurulmuştur.

AK Parti ise Türk Milleti’nin bu karanlık dönemlere gösterdiği tepkinin bir ürünü olarak 2002 yılında iktidar olmuştur. Darbelere direnen AK Parti’nin bizzat kendisi olmuştur. 28 Nisan e- muhtırasına gösterilen sert tepki Türk Siyasi Hayatı’nın dönüm noktasıdır. Darbelere boyun eğilmeyeceğinin mesajıdır. 

Gösterdiğim bu tablo içerisinde acaba kimler iktidarını 12 Eylül Darbesi’ne ya da genel olarak darbelere borçludur?  Darbe girişimini bir lütuf olarak gören birileri varsa O’da 15 Temmuz İhaneti’nin yaşandığı gece Bakırköy Belediye Başkanı’nın evinde televizyon izleyen ve İhanetin başarıya ulaşmasını heyecanla bekleyen Kılıçdaroğlu ve takipçileridir.

Tarihimizi ve yaşananları bilmezsek böyle palavralar, Allah korusun bir nesili zehirler. Kurt ile avlanan, kuzu ile yas tutan ikiyüzlülerin tuzaklarına düşmekten kendimizi kurtaramayız. 

Mutlu Bilge
14.09.2021 / BOLU

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner1