Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimlerinin ardından Millet İttifakının uğradığı hezimet karşısında Kemal Kılıçdaroğlu'nun koltuğunda hala arsızca oturmasını, Türk halkı ibretle izliyor. Girdiği bütün seçimleri kazanan Cumhurbaşkanı Erdoğan'a diktatör diyenler ise asıl diktatörü hemen yanlarında buldukları halde sus pus olmuşlar izlemekle yetiniyorlar.
Gerçek demokratlık işte böyle günlerde gösterilen tavırla belli olur. Siyasi ikbal uğruna susanların demokrasiden bahsetmeleri ise ikiyüzlülüktür, haramdır. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan'ın Kılıçdaroğlu'nun pişkinliğine karşı başlattığı onurlu yürüyüş ise Türk Siyasi Tarihindeki haklı yerini mutlaka alacaktır.
Zaman zaman hatalı siyasi çıkışlarına rağmen Bolu'nun siyasetteki ulusal markası olan Tanju Özcan'ın, partiden ihraç edilme pahasına da olsa siyasi ikbali pahasına risk alması ve Ankara'ya doğru yürüyüş başlatması, bir siyasetçinin kendi partisi içerisindeki bozuk düzenin değişmesi için Genel Başkana başkaldırması parti içi demokrasi arayışları açısından çok önemli bir gelişmedir.
Bu yürüyüş, Bülent Ecevit'in İsmet İnönü'ye karşı aday olup kazanmasından da önemlidir. Neticede Ecevit'in karşında kurultay yapmaya istekli ve sonucuna razı tarihi bir şahsiyet vardı. Tanju Özcan'ın karşında ise karanlık bağlantıları olan, her türlü entrikaya meyilli, parti içi muhalefeti hazmedemeyen Kılıçdaroğlu var. 81 ilden anlı şanlı siyasetçiler bulunmasına rağmen, kurulu düzene başkaldırının Bolu'dan gelmesi anlamlıdır. Tanju Özcan bu yürüyüşüyle, "Eğer bu topraklardan bir Köroğlu çıkacaksa bu yine Bolu'dan çıkar." mesajını çoktan vermiş ve Bolu'yu onurlandırmıştır.
Tanju Özcan'ın yürüyüşünün başarılı olması demokrasimizin geleceği açından önemlidir. Siyasi partilerimizdeki lider saltanatına karşı duruşları özendirici etki yapacak ve her zaman örnek alınacaktır. Genel Başkanlar da artık eskisi gibi kendilerini öyle pek güvende hissedemeyeceklerdir.
Tanju Özcan'ın yürüyüşü, ilk bakışta parti içi bir durum gibi görünse de gerçekte diğer partiler adına hatta Türkiye'nin önünü açma adına yapılmış bir yürüyüştür. Bugün iktidar alternatifi olamadığı için Türk halkını da alternatifsiz bırakan CHP'nin oluşturduğu tıkanıklık, demokrasimizin de gelişmesine engel teşkil etmektedir. Demokrasi alternatifsizliği kabul etmez.
Mutlu Bilge
11.07.2023/BOLU
