BOLU - Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edilen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, Ankara’da yaptığı savunmayı anlattı. Özcan, Disiplin kuruluna sevk edilmesinin asıl sebebinin gündemden düşmeyen söylemleri olduğunu belirtti.

Geçtiğimiz aylarda Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan katıldığı sosyal medya programında bir anısını anlatarak Türkiye’nin gündemine oturmuştu. Bunun üzerine Cumhuriyet Halk Partisi Merkez Yüksek Kurulu tarafından Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edildi. Disiplin Kurulunda bugün savunmasını yapan Özcan, savunmadan sonra kameralara konuştu. Başkan Özcan, disiplin kuruluna sevk edilmesinin asıl sebebinin sosyal medya programında anlattığı anısının olmadığını asıl sebebin sığınmacılarla ilgili yaptığı açıklamalar ve belediye meclisinde çay fırlatmasının olduğunu söyledi. Başkan Özcan Türkiye’nin bekası ile ilgili konularda ise düşünce ve kaygılarını söylemekten geri durmayacağını ifade etti.

“İLK GAF YAPAN SİYASETÇİ BEN DEĞİLİM”

“Biraz önce Yüksek Disiplin Kuruluna savunmamı verdim. Yüksek disiplin Kurulunda aynen şunu söyledim. ‘Benim bugün burada olma sebebim o sosyal medya programında montajlanmak suretiyle, verilmiş olan sözlerim, yaptığım gaf değil dedim. Evet zaten ben o program esnasında da, program sonrasında da, benim gibi tecrübeli bir siyasetçinin böyle bir gaf yapmaması gerekiyordu, özür diliyorum dedim Türk toplumundan. Amasız ve fakatsız. Ancak Türkiye’de ilk gaf yapan siyasetçi ben değilim. Sayın Cumhurbaşkanı başta olmak üzere bütün siyasi liderlerin birçok konuda gafına şahit olduk. Ama bu gaflardan sonra özür dileyen siyasetçiye pek şahit olmadık. Özür dilemek benim açımdan bir erdemdir. Diledim ve gereğini yaptım o noktada” ifadelerine yer verdi.

“DÖNEN DÖNSÜN BEN DÖNMEZEM YOLUMDAN”

“Ama ben bu noktada gereğini yaptıktan sonra benim sığınmacılarla ilgili, hükümeti ve yandaş medyayı son derece rahatsız eden söylemlerim ve eylemlerim, yine 15 Temmuz süreci ile ilgili sürecin mimarı Amerika’dır dememden sonra, hak edenlerin kafasına çay fırlatmamdan sonra bir anlamda ben yandaş medyanın hedefi haline geldim. Eğer ben bunları yapmasaydım, o gaf Türkiye’de hiç meydana gelmeyecekti. Dolayısıyla benim burada disiplin kurulunda olmamın asıl sebebi o konular. Açık olarak bunu söylüyorum. Tabi bizim MYK’mız da benim bu çıkışlarımdan rahatsız olan yandaş medya ve hükümetin bu konuyu alıp istismar etmesine ki özür dilenmiş bir konuyu istismar etmesine beni disiplin kuruluna vermek suretiyle o kötü niyetli kişilerin, ekmeğine yağ sürmüş oldu.  Ben böyle disiplin tehdidi ile savcılığa verilme tehdidi ile Türkiye’nin bekası ile ilgili konularda düşündüklerimi ve kaygılarımı söylemekten geri durmayacağım. Dönen dönsün ben dönmezem yolumdan. Aynı çizgim aynı şekilde devam edecektir” dedi.