Bir şehrin hikayesi: OLD FIRM

Futbol şüphesiz dünyanın en popüler sporu ve bu sporun içinde birçok ezeli rekabet var. Bu rekabetlerin içinde bazı eşleşmeler var ki diğerlerinden çok farklı. Bu rekabetlerden biri de İskoçya’nın Glasgow şehrinin iki takımı, Celtic-Rangers arasında oynanan Old Firm derbisi… 

26 Ekim 2021 16:04
Bir şehrin hikayesi: OLD FIRM

banner63

Arda Ayan

Futbol şüphesiz dünyanın en popüler sporu ve bu sporun içinde birçok ezeli rekabet var. Bu rekabetlerin içinde bazı eşleşmeler var ki diğerlerinden çok farklı. Bu rekabetlerden biri de İskoçya’nın Glasgow şehrinin iki takımı, Celtic-Rangers arasında oynanan Old Firm derbisi…

Büyük Britanya Krallığı veya bilinen ismiyle İngiltere’nin tarih boyunca sömürgesi olan İrlanda, yıllar boyunca İngiliz emperyalizminin etkisi altında kaldı. Bu etki beklenmedik bir şekilde futbolda da kendini gösterdi. İrlandalılar işçi ve köle olarak kullanılmakta, savaş zamanı ise savaşın nerede olduğu fark etmeden ölüme gönderiliyorlardı.

1845 yılında başlayan büyük kıtlıkta ülke, nüfusunun yarısını kaybetti. Hayatta kalanlar da ülkeyi terk etti. İngiltere için çok önemli olan Avustralya kıtasına İngilizce konuşan birilerinin gönderilmesi, Ada’yı Britanyalılaştırmada çok önemliydi. İngiltere Hükümeti de kıtlığı fırsat bilerek İrlandalıları bu bölgelere yolladı.

Bu kıtlık yıllarından çıkan hikayeler, Peaky Blinders gibi dizilerde de anlatıldı. (Black Velvet Band)

Celtic maçlarının öncesinde söylenen marşın kahramanı Michael’ı da atlamamak gerekir. Kıtlık zamanlarında aç kalan çocuklar için mısır çalan ve Avustralya’ya sürülen Michael adındaki İrlandalıyı konu eden marşın adı ise, Fields Of Athenry’dir.

İngiltere çeşitli işlerde köle olarak çalıştırmak için İrlandalıları Glasgow şehrine getirir. Katolik İrlandalılar sefaleti yaşamaya devam ederken Protestan İskoçlar, Kraliyet’in destekleriyle adeta hayatın keyfini sürerler. İskoçların Protestan olması ve İngiliz Krallığı tarafından desteklenmesi adadaki gerginliği arttırır ve ada iki sınıfa ayrılır. Ayrıca Katolikleri bir tehdit olarak gördükleri için İrlandalılar’ı en ağır işlerde çalıştırırlar. Glasgow’da İrlandalıların ölüm oranları İskoçlara göre 4 kat fazladır ve bu durumu en acı yaşayanlar ise çocuklardır.

Katolik bir rahip olan Andrew Kerins, 1887 yılında Celtic adında bir vakıf kurar. Vakıf beklenen bağışı alamaz. Çünkü açlıkla boğuşan İrlandalıların bağış yapması mümkün değildir. Zengin üst tabaka olan Protestanların da bağış yapması ütopik bir düşünce olacaktır. Vakıf, Britanya’da en çok sevilen şey olan futbola yönelir ve İrlandalılardan oluşan bir takım kurar. Çevredeki zengin Protestan takımlarıyla maç yapan Celtic Vakfı kasasını doldurur. Ardından bu vakıftan ayrı bir futbol kulübü kurma çalışması başlatılır ve 1888 yılında Celtic FC kurulur.

Ardından Celticli gençler, şehrin görkemli takımı Rangers’a maç teklifinde bulunur. Rangers onlardan önce kurulmuştur ve işleyen bir yapısı vardır. Rangers Kraliyet yanlısı zengin bir kitleye sahiptir. Günümüzde bile maçlarda Birleşik Krallık bayraklarıyla maçlara gelirler. Celtic maçı 5-2 kazanır, Protestanlar ve Kraliyet yanlıları şoka uğrar ve yıllar boyu sürecek olan Old Firm başlar. Celtic kısa sürede çok başarılı olur ve tüm İrlandalıların takımı haline gelir.

Bu sırada devam eden yıllarda Celtic-Rangers taraftarları arasında akan kan hiç durmaz. Günümüzde Joker karakterinden bildiğimiz gülüş, aslında Glasgowlu Protestan çetelerin yarattığı bir şeydir. Adına ‘’Glasgow Smile’’ denen bu gülücük şehirde adeta bir damgalama yöntemidir.

Celtic, Kuzey İrlanda Cumhuriyetçiler Örgütü IRA, dolayısıyla birçok kez terörle bağlantılı olduğu sebebiyle soruşturmalarla mücadele eder. Kuzey İrlanda’daki tek şiddet eğilimli örgüt IRA değildir. Protestanlar tarafından da kurulan birçok örgüt vardır. Bu örgütlerin en ünlüsü UVF ve UDA’dır. Bu iki örgüt birçok Katolik insanın hayatını kaybetmesine sebep olmuştur. Fakat Rangers’a bir soruşturma açılmamıştır. Kaldı ki bu örgütlerin Rangers’a yakınlığı da bilinmektedir.

Bu gerginlikler yıllar boyunca sürdü ve 2014 yılında İskoçya bağımsızlık referandumunda tekrar zirve yaptı.

Büyük çoğunluğu İrlandalı olan Celtic taraftarları İngiliz sömürgesine ve Kraliyet’e karşı olduğu için referandumda ‘’EVET’’ için seferber oldular ve her maçta pankartlar ve flamalarla dile getirdiler.

İskoç Rangers taraftarlarıysa net bir şekilde ‘’HAYIR’’ tarafında yer aldı ve İngiliz hakimiyetinde kalmak istediklerini açıkça belli ettiler. Referandumdaysa %55 ile birlik yanlıları (Loyalist) kazandı.

Celtic taraftarları hala daha ezilen ve zor durumda olan tüm halkları, dünyanın neresinde olursa olsun desteklemeye ve yalnız olmadıklarını göstermeye devam ediyor.

Yorumlar
Adınız
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.

banner1